Dünya Sağlık Örgütü afeti beklenmeyen, kurumun olanakları ve kapasitesini aşan normal işleyişi bozan dışarıdan yardım gerektiren ani ekolojik olgu olarak tanımlamaktadır. Afetler insan yaşamının ayrılmaz bir parçasıdır bu sebeple afetlere hem kişisel ve hem de kurumsal anlamda hazırlıklı olmak son derece önemlidir. Afetlerde kritik görevler alacak sağlık kuruluşları da bu hazırlıklarda büyük rol oynayacaktır. Dünyada maalesef hastanelerin afetler sonucu yıkıldığı ya da ağır zarar gördüğü çok sayıda olay yaşanmıştır.
Resim1: 13 Mart 1992 Erzincan depremi sonrası Sosyal Sigortalar Hastanesi
Kaynak1: https://erzincanism.saglik.gov.tr/
- 1971 San Fernando-Los Angelos Depremi: Hastanede yatan 50 kişi ölmüş, büyük hastaneler tamamen boşaltılmıştır.
- 1972 Managua-Nikaragua Depremi: Kentteki bütün hastaneler yok olmuş.
- 1985 Meksiko-City Depremi: Toplam 1000 kadar ölüm iki büyük hastanenin çökmesi sonucu olmuş, 4000 hasta yatağı kullanılamaz hale gelmiştir.
- 1992 Erzincan Depremi: Üç hastanenin hasarı ölümlerin %20’sine neden olmuştur.
- 2003 Cezayir Depremi: Mevcut hastanelerin %50’si hasar görmüş.
- 2004 Endonezya Tsunami : 122 hastane hasar görmüştür.
Hastanelere en çok ihtiyaç duyulduğu anlarda oluşan bu durum, hem hizmeti engellemiş hem de halkın güvenini sarsmıştır. İşte bu çerçevede güvenli hastane kavramı ortaya çıkmıştır.
Kaynak 2: Gümüşhane Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi / Gümüşhane University Journal of Health Sciences: 2013;2, Afetlerde Güvenli Hastaneler, Pelin ÖZMEN ,Y. Ziya TÜRK , Mehmet ÇETİN
Deprem sonrası depremlerden ders alındı ise benzer depremler meydana geldiğinde benzer afet yaşanmaz. Yaşanıyorsa, olan depremlerden ders alınmamış, depreme karşı hazırlık ve güncelleme yapılmamış olduğu ortaya çıkar. Zemin direnci sürekli değişir ve sürekli izlenmesi gerekir. Başta hastaneler olmak üzere ‘’Yapıların Direnç Durumu’’nun izlenmesi gerekir. Yerin ve yapının direnç durumlarının ‘’Yer ve Yapı Sağlığı İzleme Sistemleri’’ ile sürekli izlenmesi depreme karşı en önemli tedbirlerin başında gelir.
Resim2: 1971 San Fernando Depremine ait bir görsel
Kaynak 3: https://earthquakemitigationforhospitals.blogspot.com
9 Şubat 1971'de sabah 6'dan sadece birkaç saniye sonra, San Gabriel Dağları boyunca yeterince takdir edilmeyen bir fayın 12 millik bir bölümü aniden ve dramatik bir şekilde kaydı. Los Angeles bölgesinin tamamı sarsıldı, ancak sarsıntı özellikle San Fernando Vadisi'nin kuzeydoğu köşesinde şiddetliydi. Sonunda, iki büyük hastane (biri sadece aylık olan dahil) yıkıldı, elektrik hatları düştü, gaz hatları patladı, otoyol üst geçitleri çöktü ve birçok eski bina tamir edilemeyecek şekilde hasar gördü. Sonunda 65 kişi hayatını kaybetti, 2.000'den fazla kişi yaralandı ve 500 milyon dolardan fazla maddi hasar meydana geldi.
Halk için, 1971 San Fernando olayının belki de en önemli sonuçları, binaları büyük depremler sırasında daha güvenli hale getirmek için yürürlüğe konulan yasalar ve bina yönetmeliklerindeki değişikliklerdi. Deprem sırasındaki hasar çok korkunç olduğundan, ilk değişikliklerden biri hastaneler için yeni sismik standartların benimsenmesi oldu.
Kaynak 4: https://www.caltech.edu/about/news/fifty-years-ago-a-major-earthquake-shifted-the-course-of-seismology-in-socal
Resim3: Clarence Allen, 10 Şubat 1971'de Sismoloji Laboratuvarı'nda düzenlediği basın toplantısında San Fernando Depremi ile ilgili soruları yanıtlıyor.
Kaynak 5: https://www.caltech.edu/about/news/fifty-years-ago-a-major-earthquake-shifted-the-course-of-seismology-in-socal
1971 depreminden sonra , merhum Caltech jeoloğu ve jeofizikçisi Clarence Allen Sacramento'ya gitti ve yasa koyuculara jeologların aktif fayların nerede olduğunu bildiğini ve San Fernando gibi bir depremin kesinlikle tekrar olacağını açıkladı. 1972'de Kaliforniya yasama organı, aktif faylar boyunca inşaat yapmayı yasaklayan Alquist-Priolo Deprem Fay İmar Yasasını kabul etti. Jones, "Bu değişikliğin yapılmasının nedeni, gerçekten Clarence'ın jeolojinin size bunun nerede olacağını gerçekten söyleyebileceğini anlamalarına yardımcı olmak için zaman ve çaba harcamasıydı" diyor.
Kaliforniya’daki Olive View Hastanesi FEMA tabanlı Hastanelerin Deprem Riskinin Azaltılması dersi için referanstır. Hastane 1971 San Fernando depreminden 1 ay önce yapılmıştı ve son bilinen deprem yönetmeliğine göre inşa edilmişti. Buna rağmen hastane 1971’de gerçekleşen depremde yapısal hasar almıştı.
Bunun üzerine 1973 yılında deprem yönetmeliğinde düzenleme yapılmıştır. Yapılan düzenlemeye göre Olive View Hastanesi yeniden yapılandırılmıştır. Yeni düzenlenen deprem yönetmeliğinin farkı, 1971 yılında meydana gelen San Fernando ve benzeri depremlerin binanın oturmuş olduğu zeminde neden olacak PGA(Peak Ground Acceleration) olarak YMI(Yerin Maksimum İvmesi) büyüklüğünü esas alacak düzenlemeleri içermesidir.
1971 San Fernando Depremi Amerika için bir dönüm noktası olmuştur. Ulusal Deprem Risk Azaltma Programı ‘’NEHRP’’ kurulmuştur ve bu program kapsamında Ulusal Deprem Risk Azaltma çalışmaları büyük destek almıştır.
Kaynak 6: https://earthquakemitigationforhospitals.blogspot.com
Kaynak 7: https://earthquakemitigationforhospitals.blogspot.com
Depremin şiddetini; depremin büyüklüğü, hastanenin depreme olan uzaklığı, bu yapıların üzerine oturmuş olduğu jeofizik yapı ve zeminin direnç durumu etkiler. Depreme Karşı Güvenli Hastane Yapımı ‘’1973 Hospital Seismic Safety’’ ile ilgili olarak yapılan güncellemeler bir sonraki depremde 1994’de Olive View Hastanesi’ni ayakta tutmuştur. Olive View Hastanesi yeni olmanın depreme karşı yeterli olmadığını göstermiştir. Çünkü, yapısal hasarsızlık durumu 1994 depreminden sonra gözlenmesi, deprem kodundaki güncellemelerin 'Hastaneleri Enkaz Olmaktan Kurtaran' doğru çalışmalar olduğu deprem sonrası görülmüş oluyor. Depremlerin meydana gelecekleri yer ve oluştukları yer ve hastane konumu 'Vs30' esas alınarak yapılan veya güçlendirilen hastanelerin RİSKİ yapısal olmaktan çıkar. Bir büyük depremde önemli olan mühendisler için hastane tipi yapılar başta olmak üzere binaların ayakta kalması, yapısal hasar alarak kayba neden olmaması. Bunun sağlanması ancak deprem kodlarındaki eksikliklerin olan depremlerden ders çıkarılması ile güncellenebilir.
Bu nedenle depremi meydana getirecek kaynaklar olarak diri kırık tespiti, tespiti yapılan kırıkların neden olacağı deprem büyüklüğü tayini ve sonuç olarak bir kırılma ile yayılacak deprem dalgalarının hastanelerin oturmuş olduğu zeminde neden olacak PGA olarak bilinen Maksimum Yer İvme büyüklük tahmini gibi birbirine bağlı Jeofizik Tehlike Parametreleri doğru öngörülmediği durumda, yeni yapıların ayakta kalması mümkün değildir.
Şekil No: Açıklama YAZ....
1971 San Fernando depreminden çıkarılan dersler ve yapılan dönüşümler Kaliforniya'da 1994 yılında meydana gelen depremde insanlarını hayatını kurtarmış olduğu ifade ediliyor. Nitekim, 1994 Northridge depremi kırılma mekanizması ve PGA büyüklük değerleri açısından kıyaslandığında 1971 depremine benzemektedir. Kısaca, hastane yıkımına neden olan depremden ders çıkarılmış, benzer bir deprem tekrarlandığında hastanede yapısal olmayan hasarlar meydana gelmiştir.
1971 San Fernando depremi beklenen bir deprem değildi ve bu depremden sonra depremin geldiği kırıkların varlığından haberdar olundu. Benzer pek çok deprem için depremden sonra depremi meydana getiren kırıkların varlığından haberdar olunabiliyor çünkü genel olarak deprem beklenen yüzeyde izleri iyi bilinen kırıklar kadar yüzeyde hiçbir izine rastlanmamış fakat bir depremle ortaya çıkmış yeni kırıklara bağlı olarak yıkımlar meydana gelebiliyor.
Jones, "1994'te Northridge depremi olduğunda, donatısız bir yığma binada kimse ölmedi" diyor, "bu oldukça şaşırtıcı çünkü California depremlerinde her zaman insanların öldüğü yer burasıydı. Yani 1971 depremi, 1994 depreminde kesinlikle hayat kurtardı. "
Kaynak 8: https://www.caltech.edu/about/news/fifty-years-ago-a-major-earthquake-shifted-the-course-of-seismology-in-socal
Bir deprem ülkesinde en büyük tehlikelerden biri bir afet sonrası hastanelerin açık kalmaması durumudur. Çünkü kazazedelerin en uygun şekilde tedavi edilebileceği yer orasıdır. Peki bir deprem sonrası hastanelerin kullanılabilir olup olmadığı nasıl belirlenir?
Buna yönelik olarak hastane binalarının depreme karşı sağlamlık durumu takip edilir ve bununla ilgili olarak USGS tarafından yürütülen projeler vardır ve deprem öncesi ve sonrası hastane yapılarındaki titreşim sinyallerinin karşılaştırılmasına dayanır. Fark olması risk olasılığını gösterir. Deprem kodlarında güncellemenin hızlı ve doğru bir şekilde yapılması durumunda hastane tipi yapıların depremlere karşı direnci depreme karşı yüksek tutulabilir. Bu nedenle, deprem bilimi çalışmalarının yaygınlaştırılması, depreme ilişkin araştırma desteklerinin arttırılması ve deprem konusunda lisans üstü araştırma yapacak burs olanaklarının yükseltilmesi ile ilgili olarak yapılacak iyileştirmeler, depreme bağlı hastane yapıları başta olmak üzere pek çok yapının daha güvenli projelendirmesini yükseltebilir.
Güvenli Hastaneler İçin Yapılması Gerekenler
1.Güvenli hastaneler için ulusal politika ve programların kabul edilmesi
2.Esnek hastane tasarım ve inşası
3. Hastanenin güvenliğinin değerlendirilmesi
4.Acil müdahale için planların hazırlanması
5.Acil durumlar için sağlık çalışanları eğitimi
6.Ekipman, ilaç ve malzemelerin korunması
Güvenli Hastanelerin Sağladığı Yararlar
Sağlık tesislerinin yapısal dayanıklılığını sağlayarak hastaların ve sağlık çalışanlarının hayatını korur. En çok ihtiyaç duyulan zamanda sağlık hizmetlerini acil ve afet sonrasında mümkün olduğunca işler tutar. Sağlık çalışanları ve kurumlarının acil durum yönetim kapasitesinin geliştirilmesini ve riskin azaltılmasını sağlar.
Kaynak 9: Gümüşhane Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi / Gümüşhane University Journal of Health Sciences: 2013;2, Afetlerde Güvenli Hastaneler, Pelin ÖZMEN ,Y. Ziya TÜRK , Mehmet ÇETİN
.
No comments:
Post a Comment